İST'in on ikinci sayısı çıktı!

Fotoğraf
Nihal Gündüz
24 Kasım 2022 - 17:20

İST'in yeni sayısıyla 2022'ye veda ediyor ve yeni yılı selamlıyoruz. 

Bu sayının dosya konusu, kültür sanatta yasaklar... Banu Tuna'nın görüşlerle, röportajlarla ve istatistiklerle destekleyerek titizlikle hazırladığı dosya, pandeminin ardından özgürlükler yazı olması beklenen 2022 yazının yasaklar ve baskılar sonucu nasıl da heba olduğunu gözler önüne seriyor. Mutlaka okumalısınız. 

Yeni yıla hazırlanırken 2022'ye şöyle bir dönüp bakalım istedik ve bir yıl sonu raporu hazırladık. Dünyadan Türkiye'ye gündemde yer eden haberleri, olayları hatırladık. 

Pandemi nedeniyle iki sene ziyaretçilere kapısını açamayan Kitap Fuarı'nın 39 yıllık hikâyesini Deniz Kavukçuoğlu kaleme aldı. Kadın haklarına dikkat çekmek amacıyla, Dünya Cüzzam Günü'nü de vesile ederek Türkan SaylanİST'te Merve Küçüksarp'ın yazısıyla andık. Ülkemizin gurur kaynağı kadın voleybolcularımızın yükseliş hikâyesini ve başarılarını Sevecen Tunç anlattı. İstanbul'un simge yapıları Kız Kulesi'ni Feza Kürkçüoğlu, Süleymaniye Camii'ni Haldun Hürel İST için yazdı. İstanbul'un semt pazarları, "Camgoz Gary"nin İstanbul katliamı, mevlevîhâneler, Yeşilçam'ın sansürlü yılları, Türkiye'de podcast yayıncılığının hikâyesi İST'in dikkat çeken diğer başlıkları arasında.

Özel röportajlarımız her zaman olduğu gibi renkli, çeşitli ve iddialı... Yayın yönetmenimiz Nazım Alpman, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü'nü vesile ederek Hüsamettin Cindoruk ile bir araya geldi. Doğu Yücel, yeni dizisiyle gündemde olan Engin Günaydın'la konuştu. Tolga Akyıldız, kendini artık "yarı emekli" olarak tanımlayan Teoman ile samimi bir sohbet gerçekleştirdi. 

Çok daha fazlası İST'in yeni sayısında!

İST
İstanbul
Kültür Sanat
Tarih
Popüler Tarih
Röportaj
IBB
dergi
Sayı 012

BENZER

Karantina günlerinin yalnızlığında Kalben, korkularıyla yüzleşmesini, kendisiyle hesaplaşmasını ve fiziki olarak hapis hayatı yaşamasına rağmen zihinsel olarak özgürlüğü yakalayışını içtenlikle kaleme döktü: "Ben zaten senelerdir dört milyar kadınla birlikte karantinadaydım."
Dünyayı sadece kendi yeri belleyen insanoğlu, bu ezberini sürdürmeye devam ettikçe türlü felaketlerle karşılaşmaya ve sonunu hazırlamaya da devam edecek gibi görünüyor. Her canlının eşit olduğu bir dünyaya kavuşmak için daha katedilecek çok yol olsa da, kendi türünden olmayanı ezmeyen, koşulsuz sevginin değerini bilen, doğaya saygılı olan iyi insanlar neyse ki var. Onlardan bazılarını sayfalarımıza konuk ettik; bize yaşamlarına aldıkları hayvan dostlarıyla tanışma hikâyelerini ve birbirlerini nasıl kurtardıklarını anlattılar.
Cumhuriyetimizin 100. yılını kutladığımız bu dönem aynı zamanda bizi Cumhuriyet’e kavuşturanların İstiklal Madalyası taşıma onuruna da eriştiği günler. Mustafa Kemal Paşa’yla 24 silah ve ideal arkadaşı Türkiye Cumhuriyeti’nin göğsünde ilk İstiklal Madalyası taşıyanlar. Bununla birlikte onlar bu onura erişen ilk isimler değil. Zira İstiklal Madalyası’nın öyküsü Cumhuriyet’in ilanından 3 yıl önce, 1920 yılında başlıyor.